Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ yine konuştu. Son kez arkasına 26 generali alarak konuşmuştu, bu defa bir savaş gemisinin üzerinden konuştu. Topların arasından topluma tehditler yağdırdı.
İlker Başbuğ Trabzon'dan ve savaş gemisinin üzerinden konuşuyor olmasına anlam yüklemiş. Ne demek istediği tam belli değil, ama Trabzon ve savaş gemisi yan yana gelince akla bazı şeyler ister istemez geliyor.
Trabzon bir Hıristiyan papazın öldürüldüğü kent. Trabzon, Hrant Dink'in katilinin ve katili özendirenlerin çıktığı kent.
Savaş gemisi Deniz Kuvvetleri demek. Deniz Kuvvetleri komutanları darbe planladılar ve günlüklerine yazdılar. Deniz Kuvvetleri Kafes Planı'nı yaptı.
Kafes Planı, Hrant'ın öldürülmesini operasyon olarak niteliyordu. Hıristiyan din insanlarına suikastlar planlanmasını öneriyordu.
Yani İlker Başbuğ Trabzon'da savaş gemisinin tepesinde tehditler savururken bize bütün bunları hatırlayın ve ayağını denk atın mı diyor?
Başbakan ve hükümet bu geveze ve halkı tehdit eden generale karşı ne yapacak? Bizi daha fazla tehdit etmesi ve bir gün belki de tehditlerini gerçeğe çevirmek için harekete geçmesi için görevinde mi bırakacak? Yoksa görevinden alacak mı?
Yoksa bu generali biz mi görevinden almalıyız?
Doğan Tarkan
Devrimci Sosyalist İşçi Partisi Genel Başkanı
19 Aralık 2009
