Troçki, ÇKP'nin emperyalizme karşı bir savaşa yol açacak ve bütün baskı görenleri mücadeleye sevk edecek işçi konseylerini kurması gerektiğini düşünüyordu. Süreç içinde, devrim, kapitalizmi ve ordunun gücünü kökünden sökmek için milliyetçi amaçların ötesine gitmeliydi - "sürekli devrim"e dönüşmeliydi.

Charlie Hore
1927'nin başlarında Çin devrimin eşiğindeydi. Kırsal kesimde, milyonlarca köylü toprak ağalarını köylerden atmıştı ve toprakları bölüşüyordu. Kentlerde, sendikalar ve işçi milisleri kontrolü ele geçiriyordu.

Milliyetçi ordu Çin'in güneyini silip süpürüyordu, eski savaş komutanlarını temizliyordu. Ve sonra ordu zafere doğru ilerleyen işçi ve köylülere yönelerek devrimi kanla bastırıyordu. 

1927'nin ikinci yarısında eski düzene meydan okuyanlara karşı baskı uygulandı. Sendika üyesi, aktivist bir köylü veya solcu olmasından şüphelenilen herkes öldürüldü veya hapsedildi.

Bütün değişim umudu sona ermiş gözüküyordu. Çin Komünist Partisi'nin (ÇKP) kurtulan üyeleri uzaktaki dağlara saklandı.

Dev ayaklanma Çin emperyal hükümetini zayıf düşürdü. Hükümet 1911'de kolayca düştü. Onun yerini alabilecek bir güç yoktu, çatışmaları sadece istikrarsızlığa katkı sağlayan savaşan ülke komutanlarının kontrolüne girdi

Japon koloniciliğine karşı öğrenci eylemleriyle birlikte 1919 devrimi başladı. Kentlerde Japon ürünlerine karşı kitlesel bir boykot başladı. Yüzlerce öğrenci tutuklanınca, onbinlerce Şangay işçisi öğrencilerin serbest bırakılması için greve gitti.

İşçiler, mücadele eden ve kazanım elde eden kitlesel sendikalar kurdu. Şangay pamuk işçilerinin ücretleri 1919'dan sonraki iki yıl içinde yüzde 10 arttı. Diğer işçi grupları daha fazlasını elde etti.

Bağlantılar
1917 Rus Devrimi büyük bir etki yaptı. Aktivistler Karl Marx ve Vladimir Lenin okumaya başladı ve kapitalizm ile emperyalizm arasındaki ilişkiyi kavradılar. ÇKP büyümeyi sürdürdü ve sendikaları inşa etmeye başladı.

Ancak grevler yabancı sermayeli firmalardan Çinli olanlara yayılınca komutanların öfkesine

maruz kaldı. 1923'ün sonlarında işçi hareketi ve ÇKP, Çin'in hemen hemen her tarafında yasadışı idi. ÇKP'nin yasal olduğu istisnai bir yer radikal milliyetçi bir hükümetin iktidarda olduğu güneydeki Guangzhou şehriydi. Kuomintang (Ulusal Parti) küçük ordu komutanlarının, entelektüellerin ve önemli bir kitlesel tabanı olan orta sınıf grupların karışımıydı. ÇKP öncelikle Kuomintang ile işbirliği yapmak için anlaştı, ama işçilerin çıkarı için mücadeleye de devam etti.

1923'te Rusya'nın baskısıyla ÇKP, Kuomintang'a katılmayı kabul etti ve farklı politikalarının çoğunu terk etti. Rus Devrimi izole olmuştu ve Stalin'in etkisi artıyordu. Stalin Çin'de milliyetçi bir devrimin Rusya üzerindeki baskıyı azaltacağına inanıyordu ve bu yüzden komünistler Kuomintang'a arka çıkmalıydı.

Stalin Çin'de bir işçi devriminin mümkün olmadığını düşünüyordu ve bu yüzden ÇKP, Kuomintang için çalışmalıydı.

ÇKP'nin içinde çokları bu stratejiden kuşkuluydu, ama o gün için bu strateji baskındı.

Başlangıçta sonuç veriyor gibi gözüküyordu. İşçi hareketi güçlendi, ÇKP'nin etkisi arttı.

1925'te yeniden kitlesel grevler patladı. Hong-Kong'ta bir genel grev çağrısı yapıldı, 17 hafta sürdü ve İngiliz kolonisini sarstı.

Bir tarihçiye göre: "1925 yazında grev komitesi adeta bir işçi hükümetine dönüşmüştü. Birkaç bin kişilik silahlı güçle bastırıldı."

Egemenlik Kuomintang hakimiyet alanını oldukça genişletti. Kuomintang ve grevciler arasındaki sınıf çatışması oldukça sivrildi.

İşverenler ve ordu komutanları Kuomintang'a akın etti ve kendi çıkarlarını korumasını istedi.

Grev ne kadar büyük olursa, işçiler acil ihtiyaçları ve yabancı egemenliğine karşı o kadar sıkı mücadele eder. Mücadele giderek daha çok sınıf tabanlı olmuştu,  Çinli ve yabancı işverenler işçilere karşı aynı tarafta mücadele ediyordu.

Leon Troçki, Rusya'da ve uluslararası komünist  partilerin taktik ve stratejilerinde Stalin'in egemenliğine karşı mücadele ediyordu.

Troçki 1927'de Çin hakkında şunu tartışmıştı: "Emperyalizme karşı mücadele, ekonomik ve askeri gücünden dolayı Çin halkının derinlerinden güçlü bir çabayı gerektirir.

"Emperyalizme karşı işçilerin ve köylülerin uyanışı ancak en temel hayati çıkarlarını ve ülkenin özgürlüğünü birleştirerek mümkündür...

"Ancak bastırılmış ve patlamış işçi kitlelerini ayaklarına getirecek her şey kaçınılmaz olarak ulusal burjuvayı emperyalistlerle birlikte açık bir bloğa dönüştürür.

"Burjuva ile işçi ve köylü kitleleri arasındaki sınıf mücadelesi zayıflamadı, ancak tam tersine emperyalist baskıyla kanlı bir sivil savaşa doğru daha çok sivrildi."

Hareket Çin köylülerine yayıldıkça bu durum daha açık hale geldi. 1926'da Kuomintang Kuzey Çin'i ele geçirmek için Kuzey Seferi'ne çıktı. Ordular kuzeye gittikçe, kırsal kesim zayıfladı.

Köylüler birlikler kurmak için yüzyıllardır süren baskıyı yerle bir etti, toprak ağalarını ve tefecileri köylerin dışına sürdü, afyon içmeyi ve fahişeliği ve başka şeyleri yasakladı.

Aylar içinde yüz binlerce kişi kırsal kesimde dev alanları idare eden köylü birliklerini kurdu.

Bütün kiralama ve vergi ödenekleri durduruldu.

Köylü patlaması Kuomintang ordularının devlet ordularını yenmesine yardım etti. 1927 baharında Kuomintang, Yangzi Vadisi'ndeki büyük şehirleri ele geçirdi ve Şangay'a doğru ilerliyordu. Ancak köylülerin isyanı üzerine öfkeli tartışmalar vardı.

Dizginleme
Bir ÇKP üyesi köylüleri dizginlemek için geçici hükümetin tarım bakanı oldu. Ona göre köylüler sadece "karşı-devrimci" orduya karşı savaşmalıydı.

Bir Kuomintang liderinin yakındığı gibi "Toprağı kamulaştırmak için köylüler yeterince güçlü ise, her ordu komutanını karşı-devrimci olarak görür."

Kuomintang emperyalistlerden çok devrimden korkmuştu. Cephenin gerisinde zaten sendikalara ve ÇKP'ye saldırıyorlardı.

Şubat 1927'de sendikalar Kuomintang öncülüğündeki 45 mil ötede bulunan Kuzey Seferi'ni karşılamak için silahlı bir isyan düzenledi.

Kuomintang duraksadı ve Şangay komutanlarının sendikalara saldırmasına ve yüzlerce işçiyi öldürmesine izin verdi. Ancak hareket devam etti - Kuomintang Mart'ın ortalarında Şangay'ı aldığı zaman başka bir genel grev baş gösterdi ve işçi milisleri şehri ele geçirdi.

Düzinelerce yeni sendika türedi ve daha iyi ücret ve şartlar için fabrikalar ard arda greve gitti.

Kuomintang milislerin silah bırakmasını talep etti ve grevciler işe geri döndü. Trajik bir şekilde ÇKP, Kuomintang'a karşı durmaktan ziyade bu taleplerin arkasında durdu.

Nisan'ın 12'sinde Kuomintang sendikalara ve ÇKP'ye saldırması için gansterleri ve orduyu gönderdi, yüzlerce kişi öldürüldü ve binlerce sendika militanı tutuklandı. Aylarca terör dönemi devam etti.

Yangzi Vadisi'nde güçlü sendikalar ve köylü birlikleri hala yükselişteydi. ÇKP, Kuomintang ile ilişkiyi kesseydi ve kapitalistler ve orduya karşı isyan çağrısı yapsaydı, Merkez Çin'in karşı-devrime karşı güçlü bir taban kazanılabilirdi.

Stalin'in etkisi hala sürüyordu. Stalin, Şangay Katliamı'nın "sağ kanat" Kuomintang'ın suçu olduğunu söyledi, ancak ona göre sol milliyetçilere hala güvenilmeliydi.

Bu mümkün olmadı. Kuomintang Çin çapında kitlesel bir hareket başlattı. Köylerde, ordu mensupları tarafından köylü aktivistler yakıldı veya diri diri gömüldü. Şehirlerde, işçi hareketi yıkıma uğradı.

Çin devriminin kaderi, Stalin ile Troçki arasındaki mücadelenin ana konularından biri olmuştu.

Troçki, ÇKP'nin emperyalizme karşı bir savaşa yol açacak ve bütün baskı görenleri mücadeleye sevk edecek işçi konseylerini kurması gerektiğini düşünüyordu. Süreç içinde, devrim, kapitalizmi ve ordunun gücünü kökünden sökmek için milliyetçi amaçların ötesine gitmeliydi - "sürekli devrim"e dönüşmeliydi.

Troçki'nin tartışmasının kalbinde yer alan başarılı bir aşağıdan devrim, Çin kapitalistlerini ve toprak sahiplerini tehdit ettiği gibi emperyalistleri de tehdit edecekti.

1927'deki sonuç, Troçki'yi doğruladı. Ancak aynı zamanda Stalin'in gücü pekişti, diğer devrimlerin imkansız olduğunu doğruluyor gibi gözüküyordu.

1927'de Çin işçi ve köylüler baskıcılara karşı kahramanca mücadele etti

Çin Devrimi'nin yenilgisi, ÇKP'nin "ulusal birlik" amacıyla işçileri ve köylüleri yanlış yönlendirmesi ve silahsızlandırmasından kaynaklanıyordu.

Bunun yerine, asıl strateji bütün ezenlere karşı Çinli veya yabancı tüm ezilenlerin sınıfsal çıkarları üzerine kurulmalıydı.

 

Usame Başaran, Socialist Worker'dan çevirdi.


Dijital sayı 27 - 11 Mayıs 2021 (pdf)

Dijital sayı 26 - 27 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 25 - 6 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 24 - 23 Mart 2021 (pdf)

Dijital sayı 23 - 16 Mart 2021 (pdf)

Abone olun

Dostlarımız

Marksist.org

Marksizm 2013

dsip
















Su Hakkı Kampanyası