- KESK kuran ve yön veren siyasi kadroların ezici çoğunluğunu kamu emekçilerini işçi sınıfının bir parçası olarak görmemektedir. Bu yüzden işyerlerine dayalı gerçek sendikal mücadeleler yerine yıllarca tonlarca emek, para ve enerji harcamam Ankara yürüyüşleri ve binlerce basın açıklaması yapılmıştır. Ancak bunların hiçbirisi kazandırıcı olmamıştır. İşçi-memur ayrımı devlet ve sermaye tarafından yapılan suni bir ayrımdır. Mavi yakalı-beyaz yakalı, işçi, memur, sözleşmeli, taşeron statüsündeki herek emekçi işçi sınıfının bir parçasıdır.
- Sendikanın gücü işyeri örgütlenmesinden gelir. İşyerlerinde güçlenmesinin yolu tüm kamu emekçilerinin ortak taleplerini savunmaktan geçer. Sadece siyasi talepler ve mücadeleler etrafında güçlü bir sendikal örgütlenme kurulamaz. Grev yapmadan kazanılamaz. Kamu emekçilerinin hizmet üretiminden gelen gücünün kullanılması yine işyerlerinde örgütlü olmakla mümkündür.
- KESK'in ve KESK'e bağlı sendikaların tüm yönetimlerini delegeler değil, tüm KESK üyeleri seçmelidir. Mevcut delegelik sisteminde işyerlerinde karşılığı olmayan siyasi ittifaklar belirleyicidir. Delegelik sistemi KESK yönetimini bir azınlığın belirlemesine yol açtığı için anti-demokratiktir. Her işyerine sandık kurulabilir ve her KESK üyesi istediği adaylara oy verebilir.
- 90'lı yıllar boyunca Türkiye işçi sınıfının motor gücü olan KESK bugün 3. Konferasyon durumuna düşmüştür.
Kamu emekçilerinin çoğunluğu muhafazakar Memur-Sen'de örgütlü ve toplu sözleşme yapma yetkisi elinde.
MHP'li devlet yöneticileri tarafından KESK'i durdurmak için kurulan Kamu-Sen'in bile KESK'ten daha fazla üyeye sahip. Bu durumun sorumlusu kurulduğu günden bugüne kurdukları türlü türlü ittifaklarla KESK'in kamu emekçilerinin genel kitlesinden kopmasına yol açan siyasi gruplardır. KESK'in ayağa kalkması için siyasi ittifakların belirleyiciliğini yitirmesi gerekir.
- KESK cinsiyetçiliğe karşı mücadele ilan etmelidir. Yönetici ve yöneticilerinin karıştığı taciz ve cinsel saldırı vakalarının üzerini örtmemelidir. Kamu emekçisi kadınların sayısı erkek çalışanlarla eşit iken KESK ve bağlı sendikaların yönetimlerinin çoğunluğu erkeklerden oluşmaktadır. KESK'te kadın işçilerin önü açılmalıdır.
- Son on yılda KESK içerisinde Kürt emekçilere ve BDP üyelerine karşı bazı siyasi gruplar tarafından milliyetçi kampanya aralıksız olarak yürütülmektedir. KESK, Türk ve Kürt kamu emekçilerinin birleşik sendikasıdır. İşçilerin birliğini bozn her türden ulusalcı ve milliyetçi eğilime karşı sendika aktivistleri mücadele etmelidir.
