Antikapitalist Blok’un IMF ve Dünya Bankası’na karşı kampanyası sona erdi.

İSTANBUL:

  • n Antikapitalist günler, aynı tarihlerde yapılan IMF toplantılarına karşı 1 Ekim'de emek örgütlerinin yürüyüşü ile başladı. GSS yasasının yıldönümü sebebiyle hem yasayı hem de bu yasayı dayatan IMF'yi protesto ettik. Antikapitalist Blok olarak kitlesel katıldığımız eylemde IMF ve Dünya Bankası'na karşı yeni bulduğumuz sloganlar ilk kez sokaklarda yankılandı. 'Milyonlar aç, milyonlar işsiz yaşasın küresel direnişimiz' sloganıyla mücadelenin küreselliğine dikkat çektik. Eylemde içlerinde Esenyurt Belediyesi'nde işten atılan Belediye-İş üyeleri, Arçelik'te direnen Nakliyet-İş üyeleri, Sinter fabrikası önünde direnişte bulunan Birleşik Metal-İş üyeleri ve işçileri, Sabiha Gökçen Havalimanı'nda işten atılan Hava-İş üyelerinin de bulunduğu yüzlerce kişi kortejler oluşturarak Tünel'den Taksim Meydanı'na yürüdü.
  • 2 Ekim Cuma günü, binlerce bildiri dağıtarak tanıtımını sokakta yaptığımız "Küresel Kapitalizmin Esas Örgütleri" toplantımızı Bilgi Üniversitesi Dolapdere kampüsünde yaptık. 'IMF-DB ve Krizdeki Dünya Karşıt Sesler" forumu kapsamında Antikapitalist Blok tarafından düzenlenen toplantıda İrem Nur Aksu moderatörlük görevini yürütürken, KESK genel başkanı Sami Evren, sosyalist milletvekili Ufuk Uras ve Antikapitalist Blok'dan Doğan Tarkan konuştu. Yoğun ilgi gören toplantıda ilk sözü alan Sami Evren "IMF hangi ülkeyle ilişkiye girmişse bunun bedelini bütün toplum ödemiştir" dedi. IMF'nin bu Türkiye'de bu kadar rahat toplantı yapabilmesinin sebebinin sendikal hareketin zayıflığı olduğuna dikkat çeken Evren, IMF^ye karşı etkin muhalefet için sendikal yapıların da değişmesi gerektiğini belirtti. İkinci sırada söz alan Doğan Tarkan, yaşanan ekonomik krizin neoliberal yalanları teşhir ettiğininin altını çizdi. "IMF ne kadar itibar kaybederse kaybetsin işçilerin mücadelesi olmadan yıkılmaz" diyen Tarkan birleşik mücadele çağrısı yaptı. Son olarak söz alan Ufuk Uras ise krize direnmek için öncelikle krizi tam olarak anlamak gerektiğine dikkat çekerek para-para ilişkisinin artı değer üretmediğini söyleyen Marks'ın krizi öngördüğünü söyledi. Neoliberalizme karşı alternatif bir kamusallığın gerekliliği üzerinde duran Uras, bunun için de yeni bir sol odağın gerektiğini söyledi.
  • Antikapitalist Blok 3 Ekim Cumartesi günü Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu'nun (Küresel BAK) TÜSİAD önünde yaptığı basın açıklamasına katıldı. 'Paranız füzeniz batsın, biz barış istiyoruz' pankartı arkasında Galatasaray Meydanı'nda toplanarak, 7.8 milyar dolarlık füze sistemi alınması için IMF ile bir an önce anlaşma yapılmasını isteyen TÜSIAD'a yürüdük. Üstelik Türkiyeli kan içicilere bir de sürprizimiz vardı. O çok istedikleri füzelerin bir maketini TÜSİAD'ın önüne bıraktık ve kimin savaş istediğini teşhir ettik. Burada yapılan basın açıklamasını okuyan Eğitim-Sen eski genel başkanı Alaaddin Dinçer "IMF'den alınan her kuruşu afiyetle yiyen sizken, bu ziyafetin hesabı on yıllardır yoksullara kesiliyor" dedi. Coşkulu geçen eylemde "Dur de, dur de IMF'ye Dur de", "IMF Defol bu gezegen bizim", "Biz antikapitalistiz" sloganları atıldı, davul ve düdük çalındı.
  • 4 Ekim Pazar günü toplantı başladı. Bilgi Üniversitesinde saat 10.00'da başlayan toplantının adı 'Kapitalizme karşı küresel düşün yerel örgütlen' idi. Neoliberalizmin mağdurlarının deneyimlerini paylaştığı ve çözümü tartıştığı toplantıda Eğitim-Sen üyesi Erdal Dede ile Antikapitalist Öğrenciler'den Onur Devrim Üçbaş konuşurken moderasyon görevini Antikapitalist Blok'dan Esra Erener yaptı. Dinleyenlerin de katılımıyla açık bir foruma dönüşen toplantıda ilk sözü alan Erdal Dede; Kapitalizmin ve özel olarak IMF'nin yarattığı tahribat hakkında kısaca bilgi verdikten sonra bunun Türkiye'de eğitime nasıl yansıdığını anlattı. Eğitim emekçilerinin sorunlarını açıklayan Dede, bu sektörde neoliberal politikalara karşı etkin bir direniş yürütülememesinin sebebinin eğitim emekçilerinin bölünmüşlüğü olduğunun altını çizdi. Onur Devrim Üçbaş ise krizin bedelinin emekçi çocuklarına, öğrencilere ödetilmeye çalışıldığını vurgularken, bunun küresel bir saldırı olduğunu, dolayısıyla direnişin de küresel olması gerektiğini söyledi. Asil Çelik işçilerinden 50 D mağduru asistanlara birçok deneyimin aktarıldığı toplantı oldukça verimli geçti.
  • 'Başka bir dünya mümkün' sloganı için antikapitalist hareketin ana sloganı denilebilir. 5 Ekim Pazartesi günü ise antikapitalistler olarak bu sloganı gerçeğe dönüştürdük ve kendi dünyamızı yanımızda getirdik! 18.30'da Galatasaray'da buluşarak Küresel BAK'ın yaptığı basın açıklamasına katılan Antikapitalist Blok, üzerinde 'Başka bir dünya mümkün' yazan dünya balonu ve devasa barış bayrağı ile İstiklal Caddesini şenlik alanına çevirdi. Seattle ruhunu İstanbul'a taşıyan tek IMF karşıtı eylem olma özelliğini taşıyan eylemde Galatasaray Meydanı'ndan Taksim Meydanı'na yürüdü. Sürekli ses çıkaran yüzü aşkın katılımcı; DİSK başkanı Süleyman Çelebi'ye yapılan silahlı saldırıyı 'DİSK'e uzanan eller kırılsın' sloganıyla lanetlerken, El-Aksa'daki Filistinlilere saldıran İsrail'i de unutmadı. 'Katil İsrail, Filistin'den Defol, Milyonlar aç işgal altında yaşasın küresel intifada' sloganlarına eylemin dışından da katılım oldu. İstiklal caddesinden korteje katılımın Taksim'e kadar sürdüğü eylemde barış bayrağının üzerindeki dünya güzel bir görüntü oluşturdu. Basın açıklamasının sonunda 'IMF'siz İstanbul, IMF'siz Gezegen' sloganı atıldı ve "Sokağa eyleme, gel değiştirmeye, dünya değişir, dünyayı değiştir" denildi.