Volkan Akyıldırım

İllegal ve legal Sosyalist İşçilerin sayfalarına bakıldığında önemli bir kısmının savaşa karşı mücadeleye ayrıldığı görülür.

1984’ten 2013’e Türkiye’de devletin PKK ile savaşı; korsan devlet İsrail’in işgal ettiği Filistin’de yarım yüzıldan fazladır devam eden savaşı; 1980-1998 İran-Irak, 1990’lar Balkanlarda, 1994’te Ruanda’da süren savaşlar; 1991’de ABD’nin Irak’a açtığı ilk savaştan 2003’te işgalle sonuçlanan dokuz yıl süren savaş. 2001’den bu yana Afganistan’da hala devam eden NATO’nun savaşı.

Son otuz yılda dünyanın bir çok yerinde patlak savaşların kapitalist düzenin yapısından kaynaklandığını anlatan Sosyalist İşçi, emperyalist müdahalelere, yerel egemen sınıfların çıkarları için yürütülen bölgesel savaşlara, işgallere, silahlanmaya, zorunlu askerliğe, militarist tüm politikalara karşı çıkan bir gazete olarak yayın hayatını sürdürdü.

Şimdi 500. sayıyı çıkarırken ABD kendi savaşıyla yarattığı IŞİD’i bahane ederek, petrol ve hegemonya için Irak ve Suriye’de yeni bir savaşa başladı. Bu savaşın içinde Kürtler kendi özgürlükleri için Rojava’da ayrı bir savaş yürütüyor. Ukrayna krizi, emperyalist devletler arasındaki çelişkilerin sıcak savaşa dönme potansiyelini gösterirken, Asya Pasifik’te ABD ile Çin arasındaki ekonomik rekabetin yerini askeri rekabete bıraktığını görüyoruz.

20. yüzyılın başında Iskra gazetesini çıkaran Lenin ve Bolşevikler, Rota Fahne gazetesini çıkartan Rosa Luxemburg ve Spartakistlerin devrimci geleneği 1. Dünya Savaşı’na karşı mücadele içinde şekilllenmişti.

Bu geleneğin Türkiye’deki devamcısı olan Sosyalist İşçi, asıl düşmanın dışarıda değil içerde olduğunu hep göstererek “kendi hükümetinin” savaşta yenilmesi, emperyalist devletlerin kendi savaşlarında yenilmesi, gelişmekte olan savaşların durdurulması için mücadele etti. Emperyalizmin kapitalizmin bir ürünü olduğunu düşündüğümüz için antikapitalist bir antiemperyalizmi savunduk.

Savaş karşıtı hareket

Sosyalist İşçi’nin savaş karşıtı çizgisi iki önemli savaş karşıtı mücadeleye damgasını vurdu.

1 Mart 2003’te Ankara’da hükümetin Irak savaşı tezkerisini durduran savaşa karşıtı hareket, Sosyalist İşçi ile inşa edildi. Sosyalist İşçi, bu hareketin omurgası, sözcüsü oldu, hareketin bir dizi adımı önce Sosyalist İşçi sayfalarında tartışılmaya başlandı.

Irak’a saldırının ilk işaretleri geldiği andan itibaren bunu gazetemizde yazdık ve bulunduğumuz her yerde Savaşa Hayır Platformları kurduk. 2003’e gelindiğinde Türkiye’nin her yerinde Savaşa Hayır Platformları kurulmuş, bunların üst yapılanması olan Irak’ta Savaşa hayır Koordinasyonu farklı kesimlerden 200’e yakın örgütü bir araya gelmişti. ABD’nin Türkiye üzerinden Irak’ı kolayca işgal etmesini önleyen bu hareket, izleyen yıllarda devleti NATO ve emperyalizmin çıkarları doğrultusunda askeri maceralara girmekten bugüne kadar alıkoydu.

Sosyalist İşçi, Türkiye devletinin PKK’ye karşı savaşına başından beri karşı çıkarak, demokratik çözümü ve barışı savundu. Savaşın en karanlık dönemlerinde siyasi çözümü savunarak Kürt mücadelesine destek verdik. Kürdistan halkının aşağıdan mücadelesini her seferinde vurguladık ve bu mücadelenin düzeyine bakarak çözümün yakın olduğunu söyledik. Bu tutumumuz yüzünden Türkiye’deki tüm savaş karşıtı yayınlar gibi biz de bir çok kez kapatıldık, yargılandık ve ceza aldık. Ancak kazanan barış mücadelesi oldu. Kürtlere karşı savaşta devletin yenilmesi gerektiğini Türkiye işçi sınıfına durmadan anlatan Sosyalist İşçi, barış sürecinin gelişmesine yardımcı oldu ve dün sayfalarımızda yazanlar bugün milyonlar tarafından savunuluyor.

Barış için devrimci mücadele

Sosyalist İşçi savaşlara dünya işçi sınıfının çıkarlarını merkeze alarak baktı. Bugün Ortadoğu’da ve dünyada olup bitenlerin yayın çizgimiz olan barış mücadelesinin devrimci bir politika olduğunu gösteriyor. İnatla barışı savunmaya devam ederken, asıl savaşın kapitalist sınıf ile işçi sınıfı arasında verilmesi gerektiğini anlatmaya devam edeceğiz.

Rojava ile dayanışma! ABD emperyalizminin Irak ve Suriye savaşına hayır! Türkiye kalıcı barış için eşit kardeşlik! Türkiye’nin ABD’nin savaş koalisyonda yer almasını önlemek, Türk askerlerinin işgalci olduğu Kıbrıs’tan, Afganistan’dan, Kürdistan’dan geri çekilmesi için kitlesel mücadele!