Nuran Yüce

Geçtiğimiz hafta NASA Goddard Uzay Araştırmaları Enstitüsü’nün bir araştırmasının özeti yayınlandı. Araştırmanın konusu Doğu Akdeniz’in iklim koşullarını ve suyun azalışını anlamak için bölgenin kuraklık geçmişini gösteren modellerdi. Geçmişte Akdeniz bölgesinde kuraklıkların ne sıklık ve şiddette yaşandığını anlamak için ağaç-halka analiz tekniklerinden, Eski Dünya Kuraklık Atlası’na başvurulmuş ve NASA’nın geçmiş ve gelecek için iklim simülasyonları geliştiren bilgisayar programları kullanılmış.

Kullanılan yöntemler ile Kuzey Afrika, Yunanistan, Lübnan, Ürdün, Suriye, Türkiye, İspanya, Fransa’nın güneyi ve İtalya’yı kapsayan bölgelerde son 1000 yılın coğrafi kuraklık izlerine ulaşılıyor. 1100 ve 2012 yılları arasındaki kuraklık dönemleri tespit ediliyor.

Araştırma sonucu iki önemli bulguya ulaşılıyor. Birincisi, Türkiye’nin de yer aldığı Doğu Akdeniz’de 1998 - 2012 yılları arasında görülen kuraklığın, son 500 yılın en ‘kuru’ döneminden yüzde 50 oranında daha şiddetli geçtiği ve son 900 yıla göre de en kurak dönemden yüzde 10 - 20 arası daha kötü olduğu. Bu kuraklığın etkilerinin hala devam ettiği de araştırmada belirtiliyor. İkinci bulgu ise küresel ısınmayı hâlihazırda yaşayan Doğu Akdeniz bölgesinin iklim değişikliğinden en çok etkilenecek bölgelerden biri olacağı. Aslında bu tehlike birçok bilimsel araştırmada daha öncede dile getirilmişti. Bu çalışma ile bir kez daha teyit edilmiş oldu.

İklim krizi ve yoksulluk

Bahsedilen bölgede yaklaşık 450 milyon insan yaşıyor. Bu nüfusun büyük bir kısmı geçimini tarımla sağlıyor. Havzada yer alan 17 ülkenin 10’unda tarımla geçinen nüfus oranı %20’den daha yüksek. Mısır, Türkiye ve Fas’ta ise oran %35-%45’lere ulaşıyor. 30 yıl öncesinde bu ülkeler kendi nüfuslarını besleyebiliyordu. Şimdi kendilerini besleyemez haldeler. BM verilerine göre Mısır dünyadaki gıda yardımı sistemlerinden önemli miktarda yardım alan ülkelerin başında geliyor. Mısır’ı Tunus ve Fas izliyor. Mısır’da 2008 yılında yaşanan şiddetli kuraklık hem ekmeğin azalmasına hem de aşırı pahalanmasına ve ekmek ayaklanmalarına yol açmıştı. 2010 yılında Suriye’de yaşanan kuraklık tarımla geçinen nüfusun kırdan kente hızla göçüne, şehirlerde aşırı yoksulluğa ve insanların isyanına yol açmıştı.

NASA’nın araştırma sonuçları gazetelerin “yeşil” çevre haberlerini süsleyecek basitlikte bir haber değil. Milyonlarca insanın yaşamlarını, geleceklerini yok edebilecek bir tehlikenin uyarısı. Daha sıcak ve daha kurak bir ortamda tarım yapılamaz. Tarım yapılmayan yerde ilk önce en yoksullar, yoksulluk ve açlıktan ölür. İklim değişikliğini durdurmak için hala vakit varken biran önce harekete geçmek milyonlarca insanın hayatta kalması için gerekli.