Avi Haligua
Silahların susması, ateşin bitmesi için çabaların yoğunlaştığı bugünlerde pek çok sanatçı da adını barışın yanına yazıyor.

Türkiye’de barış talebini yaygınlaştırmak, demokratik hakların şartsız uygulanmasını  savunmak, başta Kürt sorunu olmak üzere ülkedeki sorunların barışçı bir yaklaşımla çözülmesini sağlamak amacıyla bir araya gelen sanatçılar Barış İçin Sanat Girişimi’ni kurdular.

Girişim’de yer alan şair, yazar, müzisyen, ressam, plastik sanatçı, dansçı, oyuncu, tiyatrocu, sinemacı ve kültür çalışanları konserler, gösteriler, performanslar ve gösterimler düzenleyerek akan kanın durması ve toplumsal barışın korunması için diyalogu hedefliyorlar.

Şu ana kadar “Konuşalım, bitsin bu kan kokusu. Susmaktan, kan ve barut koklamaktan iğrendik. Biz barış istiyoruz” diyen sanatçıların sayısı 800’ü aşarken Barış İçin Sanat Girişimi haftalık toplantıları ve yoğun gündemiyle örgütlü bir hareketin temellerini oluşturuyor.

“Biz, sanatı yaşamının parçası yapanlar, tarihin emri, sanatın kavliyle barışı 'üstümüze vazife' bildik. Sokakta, evlerde, konserde, sergide, tiyatroda, sinemada, dokunduğumuz, selam verdiğimiz, oyun oynayıp, şarkı söylediğimiz herkese barış’tan bahsedeceğiz... Barış bu coğrafyada daha çok yer kaplasın diye, sanatın diliyle ve araçlarıyla yapacağız bunu.”

Öncelikle ülkenin her yerinde barış talebi olanlarla buluşmak ve seslerine sesimizi katmak istiyoruz… Bu yolculuğun şeklini, biçimini ve sürecini barış çabamıza katılarak elini taşın altına koyan, koyacak olan arkadaşlarımızla belirleyeceğiz diyen Barış İçin Sanat Girişimi, “Barış siyasetin işi midir? Elbette, ama sadece onun değil... Barış, siyasete bırakılmayacak kadar değerli ve müjdelidir..” diyor.

“Değil mi ki barış, savaş ateşinin düştüğü - düşmediği her eve lazım... Yıllardır yaptığımız gibi şimdi de yüreğimizin, vicdanımızın yanındayız. Desteğimizi, partilere, hükümetlere değil; sadece barışa sunuyoruz.

Çünkü, barış için gerçek adımların sokakta ve sahnede, kitaplarda ve ekranlarda, otobüslerde ve pazar yerlerinde yani hayatın içinde, artık barışın diliyle konuşursak atılabileceğine inanıyoruz."